Padisahin biri, - Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altin verecegim! demis. Yalancilar, hemen saraya kosusturup baslamislar yalana; - Bir kus, aslani kapip yuvasina götürdü. - Bunun neresi yalan?.. Kus kartaldir, Arslan da kuzu kadar minik bir yavru. Kapti mi götürür tabii!.. ...- Komsu ülkede bir esegi kral yaptilar!.. - Ülkenin krali, pencereden bakinirken tacini düsürmüs. Taç da pencerenin altindaki esegin basina geçmis. Taç kimin kafasindaysa, kral odur tabii!.. - Padisahim, ben gökyüzüne bir ok attim. Alti ay sonra geri döndü! - Senin ok bir agacin üstüne düsmüstür. Agaç, sonbaharda yapraklarini dökünce, takilacak yer bulamayip yere inmistir. Böylece padisah, her yalana gerçek bir bahane bulmus ve kimse padisaha bu yalandir dedirtememis. Ama bir gün bir Kayserili gelmis; - Padisahim, sen benim babamdan borç olarak bir küp dolusu altin almistin. Simdi geri almaya geldim. Yalandir dersen ödülümü ver. Yalan degil dersen borcunu öde!..
1950'li yillarda Amerikali mühendisler gelmis Türkiye'ye.. Kayseri'de bir kisim imar çalismalarina rehberlik edeceklermis.. Türkiye'de o zamanlarda yol güzergâhini belirleyecek alet ve eleman yokmus.. Türk mühendisler esegi yokusa sürüyor, arkasindan elemanlar seritmetre çekiyor ve esegin ayak izlerine kazik çakip istikamet belirliyorlarmis.. Bunu gören Amerikali mühendis pratigi kavrayamamis ve sormus, - Ne yapiyorlar böyle? Türk mühendis cevap vermis, - Rampada yolun güzergâhini belirliyorlar. - Anlayamadim? - Esek rampayi en uygun yoldan çikar, biz de esegin izinde kazik çakip rampada yol güzergâhi belirliyoruz.. Amerikali katilarak gülmeye baslamis.. Yatisinca da sormus, - Peki esek bulamayinca ne yapiyorsunuz? Türk mühendis bozuntuya vermeden cevap vermis, - Amerika'dan mühendis getirtiyoruz..
* Insanlara dogru deger ver, haketmeyenleri sil. * Kimseye yalvarma. * Asla dönüp de arkana bakma. * Sir tutmasini bil. * Dostlarinin yeri ayri, sevgilinin yeri ayri. Sevgilin için dostlarini, dostlarin için sevgini satma. * Hakettigin sevgiyi alamadin mi? Kendini üzme, sorun sen degilsin. * Kimsenin lafiyla doldurusa gelme, ama aklinin bir kösesinde de tut. * Bir iliskiyi kafanda bitirdikten sonra iki çift tatli söz, iki damla gözyasi için asla yumusama. * Seni sevenlerle kullananlari iyi ayirt et. * Seni dinleyip anlamaya niyeti olmayanlarla tartisma. * Emrivaki olusturulan dostluklari kabul etme. * Eger verdigin o kiside kalmiyorsa ikinci bir sir sansi verme. * Dostun olacak insanlari bazi kriterlere göre belirle. * Kendini öven insanlardan kaç. * Karsindakinin dogruyu söyledigini varsayma. * Kendine saygini yitirmene neden olacak hiçbir sey yapma. * Sorunun oldugunda insanlar zaman ayirip seni dinliyorlarsa onlarin ögütlerini gözardi etme. * Göz göre göre su birikintilerine tas atma, mutlaka üzerine siçrar. * Gözyaslarinin degerini bil. Onlari haketmeyenler için harcama. * Senin zekana inanan insanlari hayal kirikligina ugratma. * Kendini sev. * Alkol alinca kontrolünü yitirenlerle asla tartisma. * Disaridaki günese bakip gülümse ve önünde koskocaman bir gelecek oldugunu unutma. * Dostlugunla yetinmeyenler için hiçbir fedakârlik yapma. * Insanlari kaybediyorsun diye aglayip sizlama, ama kazandigin insanlarin degerini bil. * Kimseye tasiyabileceginden fazla deger verip bununla övünmesine firsat verme. * Güvenmedigin kimseye aleyhine kullanilabilecek hiçbir koz verme. * Istedigini almak için asla duygu sömürüsü yapma. * Sana duyulan sevgiyi ve güveni istismar etme.
Çocuk Dedesine Sormuş: - Dede, Nenem İle Kaç Yıldır Evlisiniz? - 40 Yıldır Evlat....... Demiş Dede. - Peki Ama Dede, Ben Sizi Hiç Kavga Ederken Görmedim Bunun Sırrı Nedir? - Otur Evlat Anlatayım. Evlat Biz Ninen İle Evlendiğimizde Elde Avuçta Bir Şey Yok, Kimsemde Yoktu. Ben Neneni Bizden Oldukça Uzaktaki Köyden Aldım, Nikahımız Kıyıldı, Benim At Arabasına Nenenin Üç Beş Eşyasını Attık Ve Bizim Köyün Yolunu Tuttuk. Yolda Benim Atin Ayağı Sürçtü Ve Tökezledi.
-Ben "Bu Bir" Dedim. Devam Ederken Bir Daha Tökezledi,
-Ben Yine "Bu İki" Dedim. Köye De Daha Epey Yolumuz Vardı, Bizim Atın Ayağı Bir Daha Tökezleyince "Bu Üç" Dedim Ve Çektim Belimden Silahı, Ati Orada Vurdum.
Ben Atı Vurunca Nenen Başladı Bana Söylenmeye. "Biz Simdi Nasıl Gidiceğiz, Niye Durup Dururken Atı Vurdun. Sen De Hiç Akıl Yok Mu. Bu Eşyaları Nasıl Götüreceğiz"
Kadın: Doktor bey..., ne yapacağımı bilemiyorum. Kocam ne zaman içip de eve sarhoş dönse beni gebertene kadar dövüyor.
Doktor: Bu konuda size çok işe yarayan bir çözümüm var hanımefendi. Kocanız sarhoş olarak eve geldiğinde elinize bir bardak şekerli çay alın ve kocanız yatıp uyuyana kadar ağzınıza alacağınız bir yudum çayı ağızınız içinde sürekli dolaştırın....
İki hafta sonra, aynı kadın, eli yüzü düzgün şekilde doktoru ziyaret eder.
Kadın: Evet doktor, harika bir çözümdü bu. Kocam eve sarhoş geldiği her seferinde, yatıp uyuyana kadar ağzıma bir yudum çay alıp ağzımı çalkalar gibi ağzımda dolaştırdım; ve kocam bana hiç dokunmadı.
Doktor: Gördünüz mü, ağzınızı kapalı tutmak ne kadar çok işe yarıyor...
Kadınların gidip kendilerine erkek (koca) secebilecekleri bir erkek dukkanı (magazası) acılmıstır. Magaza 5 katlıdır ve her kat cıkıldıkca, erkeklerin nitelikleri de yukselmektedir. Magazada sadece tek bir kural gecerlidir: herhangi bir katın kapısından iceri giren kadın, o kattan alıs-veris etmek zorundadır ve eger bir ust kata cıkmak isterse, tekrar asagı katlara inemez. Bir gun bir grup kız arkadas, kendilerine erkek secmek icin magazaya gider. Ve....
1. KAT: Kapıda sunlar yazılıdır: "Bu kattaki erkeklerin calısacak bir isleri var ve cocukları da severler". Kızlar yazılanları okur ve soyle derler: "Eh, hic yoktan iyidir ama bir de ust kata bakalım".
2. KAT: kapıda yazılanlar: "Buradaki erkeklerin iyi bir isleri var, cocukları severler ve son derece yakısıklıdırlar." Kızlar: "Hmmm, hic fena degil ama acaba bir ust katta ne var ?"
3. KAT : "Buradaki erkeklerin cok iyi birer isleri var, cocukları severler, son derece yakısıklıdırlar ve ev islerine de yardım ederler". Kızlar: "Aman Tanrım, cok etkileyici ama yukarıda baska katlar da var."
4. KAT : "Buradaki erkeklerin isleri cok iyi, cocukları cok severler, gayet yakısıklı olup, ev islerine yardım ederler ve ayrıca son derece romantiktirler". Kızlar cıglık atmaya baslarlar: "Inanılmaz, bir ust katta bizi neyin bekledigini bir dusunun!" Ve bir kat daha cıkarlar...
5. KAT: sunlar yazmaktadır: "Bu kat bostur ve sadece, kadınları memnun etmenin mumkun olmadıgını kanıtlamak icin konmustur. Cıkıs soldadır; umarız inerken merdivenlerden yuvarlanırsınız
Mezarıydan galksan,gafayı yersen. Öldüğüye sevinirsen.. . Sıra geceleri bitti artık. Şindi Bitliste beş minare de yok. Hasangalasında caketim de galmamış. Hem Urfa dağlarında ceylanlar da gezmiy. Herkes: Şak-şuka, şaka da - şuka söylüy... Ne mırranın, ne de gayfenin dadı galdı, Gayfenin neslisi çıkmış, südü de içinde. Gaçak çay da hepden gaçak olmuş, Sallama içiyler.. Ahhh.. Şu gavur icadı televizyon yokmu? Tam üç tene eve aldım,gene de acans dinliyemiyem. Gumasının yüzünden gocasından ayrılan böyük gız, Yaseminin penceresinden bakmazsa göremiymiş. Öbür oğlan Gurtlar Vadisi diy başka bişi demiy. Hele o güççüğü yokmu ? Sen görmedin. Saçını hep Amerikan kesdiren, Gözü , gulağı oynuy namıssızın. Acun Firarda diy, başka bişey demiy Turizm dersine eyi geliymiş. Valla yalan, Mahsadı çıbıldak garılara baha... Torunun Şehmuzla iftihar etmelisen, Aletirik Mehendisi çıktı. Çıhtı da eyi mi etti. İş bulamadı, oyana buyana gıvrandı durdu da en sonunda galdırım mehendisiyem diy. sanki varmış gibi. Galdırım da yok ya, çamırlarda debeleniy, duruy... Babo bi de telefon çıkmış,minnacık. Şalvarın cebine on tene koy sığar şerefsizim. Tele-fon amma teli, meli yok. Eyi bişey de çok yalan söylüy. Ben Siloyu tarlada görüyem, Aradığın gişiye ulaşılmıy diy. ne diyim. yalan anca bu kadar edepsizce söylenir adamı göre göre, Ancaaa foturaf bilem çekiy torunu çek inegi çek, vallaha... Bu cümma rühuya hatim indirecektik; Mevlüt Hoca nazlanıy, yoh neymiş boğazı ağrıymış. Yoh neymiş gendini üçaylara hazırlıymış... Eve iki tene CD mi diyler ne ondan göndermiş, Bunuyla gırk hatim iner koy koy dinle demiş. Eh..ben de sana getirmişem onları, Aha şuray gömürem Sen de bunuyla idare edersiy. Önümüz mübarak ramazan Babo Dünya işleri bitmiy. Şindi bana müsade; Aşağı kepir tarlaya gidiyim.
Gorunusu ihtiyar amma ici kipir kipir bi yasli amca manifatura dukkani isletiyormus...
Birgun iceriye fistik gibi bi kiz girmis ve Sormus : - Amca kumasin metresi ne kadar ? ihtiyar icini cekerek, - Metresi bir opucuktur. Dudaktann.. Kiz sasirarak - 10 metre alayim bari, iHtiyarin Gozleri Fildir fildir olur ve hemen 10 metre kumasi keser ve kizdan hesabi ister.